RAMAZANI ŞERİF
26 MAYIS 2017 CUMA RAMAZAN’IN BAŞLANGICI
Ramazan-ı Şerifi tam manasıyla idrak edebilmemiz için Ramazan-ı Şerifin kelime manâsı hakkında malumât sahibi olmamız gerektiği kanaat indeyim. Birincisi; Ramazan-ı Şerif “son bahar yağmuru” anlamını ihtiva eder ki; yaz aylarında sağda solda kalmış çürümüş bitki artıkları, pislikleri, birikintileri yazın şiddetli sıcağıyla toprakta cayır cayır yanar ve bunlarda bir taaffün bir kokuşma başlar. Allah sonbaharda yağdırdığı sağnak sağnak yağmurlarla her türlü pisliği, eracifi temizler.(7) Bizim, irademizle veya irademizin dışında işlemiş olduğumuz, kalbi hayatımızı, aklımızı, hissiyatımızı telvis eden günah çöplerimiz ve pisliklerimiz vardır. Bu günahlardan bizi temizleyecek olan da Ramazan-ı Şerif ayının yümnü, bereketi ve bu ayda üzerimize sağnak sağnak boşalan rahmet yağmurlarıdır. Efendimiz (sav) namaz ve abdestle alâkalı bir hadis-i şerifte, ashabına şöyle buyuruyor:”Sizden birinizin evinin önünden bir ırmak aksa ve siz onda günde beş defa yıkansanız, sizde bir kir kalır mı? Ashabı; “Kalmaz Ya Resulallah” cevabını verince Efendimiz(sav): “işte beş vakit namaz böyledir.”(8) diye buyurur. Namaz; maneviyat merkezi olan kalbin de, günah kirlerinden arınmasına vesiledir. Ramazan ise beş defa ırmağa girme manasını içinde taşır. Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennemden kurtuluş olan Ramazan-ı Şerif’te oruçla beraber beş vakit namazla bu ayı değerlendirip teravih ,teheccüt ve nafilelerimizle yunmaya çalışırsak bu ayın kendine has rahmet deryasına dalıp, sonbahar yağmuru mesâbesindeki bu mânâ ile tertemiz güvercinler gibi olabiliriz. İkincisi; Ramazan-ı Şerif’in diğer bir manası da şudur : Arap insanı Ağustos sıcağının taşa toprağa vurduğu âna “Ramida” der.”Ramazan” “Ramida” kökünden güneşin bütün haşmetiyle ve şiddetli hararetiyle çıkıp taşı toprağı cayır cayır yakması demektir.(9) (1) Yakıcı, kavurucu ateş mânâsına gelen Ramazan ayında Rahmet-i İlahiyenin de günahları yakıcı ve temizleyici olması sebebiyle belki de bir sene içinde işlediğimiz bütün günahlar eriyor ve biz manen temizleniyoruz. Bir kudsî hadiste Allah(cc); “İki emniyeti bir arada vermem,iki korkuyu da bir arada vermem”(10) buyuruyor. Dünyada Allah (cc) için aç ve susuz kalanın öbür âlemde aç ve susuz kalmayacağı şu ayetle sabittir: “.Külû veşrabû henîen Bimâ esleftüm fî-leyyâmi'l-Hâliyeh: Geçmiş günlerde takdim ettiklerinize karşılık yeyin, için, afiyet olsun” (11), yani dünyada yiyip içmediğiniz günlere bedel bu gün işte cennet nimetleri yiyin, için denilecektir. Üçüncüsü; Ramazan-ı şerifin diğer bir manası da Efendimizin(sav) zayıf bir hadisinden anlıyoruz. Efendimiz şöyle buyuruyor: Ramazanı şerif ayı geldiği zaman “Ramazan geldi, Ramazan gitti demeyiniz. Çünkü Ramazan Allah’ın isimlerinden bir isimdir.”(12) Ayet-i kerimede de Ramazan denmiyor “Şehr-u Ramazan- Ramazan ayı”(13) deniyor. Ramazan Allah’ın isimlerinden biri olması hasebiyle farklı bir mana ifade eder. RAMAZAN AYINDA, ALLAH(CC)’IN RAHMETİNİN GAZABINI GEÇMESİ Cenab-ı Hakkın, iki türlü Esma tecellisi vardır. Cemâli tecelliler yani Allah’ın Rahmani ve Rahîmî tecellileri; Celâli tecelliler ise Allah’ın Gazap ve Kahrına ait olan tecellileridir. Bir kudsi hadiste Allah(cc) şöyle buyuruyor; “Rahmetimle Gazabım yarışa çıktı,rahmetim gazabımı geçti” (14). Ramazan ayının dışındaki zamanlarda Allah (cc) Cemaliyle tecelli ettiği gibi Celaliyle de tecelli edebilir. Ramazan ayında ise Allah’ın Gazabı tamamen silinir de Ramazan ayı boyunca Cemali ile tecelli eder. Bu mübarek ayda adeta Allah (cc), isimleri ile değil, gazabı ile değil, zatına bakan Rahmaniyeti ve Rahîîmiyeti ile tecelli ediyor ki, Ramazan- şerif, mana itibariyle işte bunu ifade ediyor. Bu noktadan bakılırsa Ramazan ayı elbette bir Rahmet ayıdır. Burada Efendimizin sözünü tekrar edecek olursak : ”Onun başı Rahmettir, ortasında mağfiret vardır; sonunda ise cehennemden kurtuluş var.” (15) Evet başındaki rahmet, ortasındaki mağfiretin ve cehennem ateşinden kurtuluşun görüntüsüdür. Buna göre Ramazanın başındaki rahmete erişemeyen, ortasındaki mağfiretten nasiplenemez ve sonundaki cehennemden kurtuluş nimetinden faydalanamaz. Bundan dolayı Ramazanın ilk on günü çok mühimdir. Ramazanın manası hakkında genel bir değerlendirme yapacak olursak Ramazan ; bir senelik günah kirlerimizi temizleyen bir sonbahar yağmuru, günahlarımızı eritip yok eden kavurucu bir ateş ve Allah’ın Rahmâniyetini ve Rahimiyetini ifade eden (zayıf bir hadise göre) Allah(cc)’ın isimlerinden biridir. (16) Efendimiz (sav) bir hadisinde şöyle buyuruyor: “Kim ki Ramazanı idrak edip bu ayı nefis muhasebesi yaparak geçirirse, Allah(cc) onun bütün günahlarını bağışlar.” (17) Allah cümlemizi Ramazanın manasını tam idrak edenlerden eylesin!. * (14). imam-ı Nevevi,Riyaz’üs-Salihin,Cilt:1,Shf:454,H.no:422,Türk tarih kurumu,Ankara 1964 * (15). İmam-ı Münziri,Et-Terğib vet-Terhip,Cil:2,Shf:94-95,Dar-ül Fikir ,Beyrut 1399-1979 * (16). Elmalılı Hamdi Yazı,Hak Dini Kur’an Dini 1,643,644,eser Kitapevi,Beyazıd/ İstanbul 1971 * (17). İmam-ı Münziri,Et-Terğib vet-Terhip,Cil:2,Shf:217,Dar-ül Fikir ,Beyrut 1399-1979 RAMAZAN-I ŞERİF’İN RAHMET OLUŞU Ramazan-ı şerif ayı her yönüyle gerçekten çok farklı ve bereketlidir. Zira nübüvvet bu ayda başlamıştır. Kur’an bu ayda nazil olmaya başlamıştır. Yine Efendimiz(sav)’e cihad için bu ayda izin verilmiştir. Bedir harbi Ramazanda olmuştur. Ayrıca İslam dünyasındaki bütün büyük fetihler Ramazan ayı içersinde olmuştur. Bütün bunların Ramazan ayı içersinde olması çok dikkat çekicidir. Kur’anın bu ayda indirilmeye başlanması sebebiyle Ramazan için Kur’an ayıdır da denilebilir. Efendimizin nübüvvetle bu ayda vazifelendirilmesi dolayısıyla da Ramazan ayı Efendimiz(sav) in de ayıdır diyebiliriz. Yine bu ayda Allah‘ın (cc) gazabının silinip tamamen Rahmetinin tecelli etmesi ile Allah’ın ayıdır da diyebiliriz. Yani; * Şehru Ramazan; şehrullah’tır, * Şehru Ramazan; şehru Muhammed’dir,(sav) * Şehru Ramazan; şehrul Kur’an’dır. “Vemâ erselnâke illâ rahmetellilâlemin”: Biz seni bütün insanlar için sırf bir rahmet vesilesi olman için gönderdik.” (18) ayeti ile serfiraz olan Efendimiz(sav), âlemlere rahmet olarak gelmiştir. Allah ne kadar Rahman ve Rahim ise elçisi de O nispette Onun temsilcisidir. Tevbe suresinin son ayetlerinde Cenab-ı Hak Efendimizi(sav) tanımlarken “O mü’minlere karşı çok Raûf ve Rahimdir” 19 demektedir. Ayrıca Kur’an-ı kerim için de; ”Biz Kur’an’ı başka bir şey için değil, sadece mü’minler için rahmet ve şife olsun diye inzal ettik” 20 buyruluyor. Dikkat edilirse Ramazanı şerif üst üste büyük rahmetlerin sağnak sağnak yağdığı ve dalgalandığı bir rahmet ayıdır. Fakat biz bundan ne kadar istifade ve istifaze edebiliyoruz. * (18). Enbiya Suresi: 107 * (19). Tevbe Suresi ; 128 * (20). İsra Suresi: 82 SENENİN BÜTÜN GÜNLERİNİN RAMAZAN AYI VE ORUCU İLE ŞEREFLENMESİ İslam, âlem-şümul bir din olduğu için Allah her yerdeki Müslümanlara adâleti ile tecelli ederek orucu kameri aylara bağlamıştır. Bu şekilde İslam dünyasının ve insanlık âleminin tamamında belli bir adâlet içersinde oruç tutulmakta ve bir mizan denge olmaktadır. Ramazan-ı şerifin her sene onbir gün önce gelmesi itibariyle de zamana şeref dağıtması açısından Allah’ın ayrı bir adâleti ve rahmeti tecelli etmektedir. Böylelikle her ay Ramazan ayının şerefinden hissesini almış olacaktır. Belki de İslam dünyasının ömrü içersinde bütün günlere birer Kadir gecesi, birer Regâib gecesi, birer Miraç gecesi düşmek suretiyle bütün geceler ve zamanlar bu kutsi geceler ve zamanlar ile şereflenmiş olacaktır. Ramazan-ı şerif de bir rahmettir. Rahmetin de en büyük görüntüsü adâlettir. Adl-ü adâlettir. Bundan dolayı Allah’ın Ramazan-ı şerif rahmetinde adâletinin nasıl tecelli ettiğini görüyor ve büyük bir hayret içersinde “...: Allah’ım bu yaptığın emrettiğin şeyler karşısında akıllarımız hayran” deyip Allah’ı bir defa daha tenzih, tesbih, takdis ve hamd etmemiz gerektiğini hatırlıyoruz.
|